Değerli ASİM-SEN üyeleri ve savunma emekçileri,
AKP hükümeti ve iktidar ortağı, memur maaşını nerdeyse asgari ücret seviyesine düşürmüşken Maliye Bakanının itirafıyla memurları fakir fukara konumuna getiren, dolayısıyla her geçen gün üye kaybeden yandaş sarı sendikalarını korumak adına bir kez daha örgütlenme özgürlüğümüze saldırılıyor.
Maalesef 22 Aralık 2022 tarihinde TBMM Genel Kurulunda AKP ve MHP oyları ile kabul edilen torba yasa ile sendika üyesi memurlar arasında ayrımcılığa neden olan Anayasa, yasa ve uluslararası sözleşmeleri açıkca ihlal eden %2 sendikal örgütlenme barajı uygulaması getirilmiştir. Üzülerek takip ettik ki aynı torba yasa ile ülkemizin limanları ihalesiz olarak yandaş firmalara 49 yıllığına devredilirken, 2 gün boyunca gece 3'lere kadar süren komisyon çalışmalarının son dakikasında AKP Milletvekilleri tarafından getirilen bir önerge ile hükümete 200 Milyar TL borçlanma yetkisi de verilmiştir. Ve çok acıdır ki birbiriyle alakasız bu konular ilgili ihtisas komisyonlarında görüşülmek yerine, adeta yangından mal kaçırırcasına, Sanayi Komisyonunda görüşülerek oldu bittiye getirilmiştir.
Bu haliyle yapılanlar sadece örgütlenme özgürlüğüne saldırı niteliği taşımamakta, aynı zamanda Cumhuriyetimizin yüz yıllık kazanımlarına ve demokratik değerlerine de onarılmaz zararlar vermektedir.
Baraj uygulamasının hayata geçeceği Ocak 2023 tarihinden itibaren, ASİM-SEN'in de dahil olduğu %2 barajının altındaki sendikalara üye memurlara, 3 ayda bir 250 TL sendika destek primi ödenirken, %2 barajının üstündeki sendikalara üye memurlara ise 3 ayda bir 706 TL Toplu Sözleşme İkramiyesi ödenecektir. Bu rakamlar memur maaşlarına gelecek artış oranında da artacaktır.
Öncelikle bilinmesini isteriz ki uygulamaya konulmak istenen baraj uygulaması daha önce de %1 olarak getirilmeye çalışılmış, sendikamızın açmış olduğu dava sonucunda Danıştay 12. Dairesinin oybirliğiyle aldığı Anayasa'ya aykırılık kararıyla yürütmesi durdurulmuştur. Bu nedenledir ki %2 barajının da Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edileceğine şüphe yoktur. İptalin ardından bu süreçteki hak kayıplarının iadesi de gündeme gelebilecektir.
Yürekten inanıyoruz ki yaşanan tüm bu hukuksuzluğa rağmen ASİM-SEN üyeleri aynı %1 döneminde olduğu gibi bir an bile yılgınlığa düşmeyecek geri adım atmayacak, olumsuz koşullara rağmen dayatmaya boyun eğmeyerek sendikalarına sahip çıkacaklardır. Hatta önümüzdeki 2 ila 6 ay içinde sonuçlanacak bu süreçte sadece üyelerimizin sendikalarına sahip çıkmasını değil, güzel ülkemizin tüm değerlerini yok etmeye çalışan odaklara taviz vermeden kararlı bir tavır sergileyecek tüm savunma emekçilerini de sendikamıza üye olarak destek olmaya davet ediyoruz. Gün umutsuzluğa kapılma değil, çocuklarımıza aydınlık bir gelecek bırakabilmek için dayanışma günüdür.
Biliyoruz ki ASİM-SEN bu süreçten daha da güçlenerek çıkacak ve Cumhuriyet kurumlarının yeniden inşası sürecinde Savunma emekçilerine, Savunma ve Güvenlik İş Kolunu hediye ederek kangren olmuş sorunlarının çözümü noktasında tarihi sorumluluğunu yerine getirecektir.
Önemli bir husus da, bugüne kadar üyesinden aldığı her kuruşu suistimal etmeden sadece zorunlu sendikal faaliyetler için kullanan ve bu nedenle önemli bir mali tasarrufu olan ASİM-SEN'in, bugünden sonra da tüm kurumsal, idari ve hukuki faaliyetlerini aksatmadan yürütebilecek mali birikime fazlasıyla sahip olduğudur.
Yaşananlar aynı zamanda iktidarın, arka bahçesi haline gelen yandaş sendikasını korumak adına hukuk güvenliği ilkesini ihlal ederek neleri göze alabileceğinin de bir göstergesi olmuştur. Oyun oynanırken kurallar değiştirilmiş, yargı kararı hiçe sayılmış, kanunu geriye işletmekten çekinilmemiştir. 3-5 ay sonra gerçekleşecek bir seçim öncesi yapılan bu yasa değişikliği, iktidar bloğunun iktidarını koruması durumunda, yandaş sendikasından başka hiçbir sendikal oluşuma yaşam şansı tanımayacağının, bugün %2 olarak uygulamaya başladığı barajı %5, %10 seviyesine yükselteceği veya Memur-Sen'in istediği gibi sadece toplu sözleşme imzalayan Memur-Sen üyelerine toplu sözleşme ikramiyesi vererek sendikal özgürlükler ve çeşitliliği tamamen öldüreceğinin göstergesi olmuştur.
Ayrıca yürürlüğe konulmaya çalışılan yasa muhalefet partilerinin ve sendikaların tüm uyarılarına rağmen, sırf iktidara yandaş sendikaları düştüğü bataktan bir an önce kurtarma çabasıyla öylesine yanlış bir zamanlamayla yapılmıştır ki, her ne kadar olmasını istemesek de mali haklarını korumak amacıyla istifa ederek %2 barajının üstündeki sendikalara geçmek isteyecek üyelerimizin, Ocak 2023 ayında alınacak Toplu Sözleşme İkramiyesindeki yüksek ödeme rakamından faydalanması mümkün değildir. Zira 4688 sayılı yasa gereği sendika değişikliklerinde mali haklar 1 ay sonra gerçekleşebilmektedir. İstifa tarihinden sonraki ilk aidat eski sendikaya ödenmektedir. 15 Aralık tarihi geçmiş dolayısıyla 15 Ocak 2023 tarihinde geçiş yapılan sendikanın mali hakları bulunmamaktadır. Bu nedenle, yarın kendi başlarına da gelmesi olası Anayasal suça rağmen dayanışma göstermek yerine, suçu fırsat bilerek üye devşirmeye çalışacak sözde sendikacılara prim vermemeniz önemlidir. Bu süreçte üyelik bağının korunması Anayasa Mahkemesinin iptal kararı sonrasında hakların iadesi içinde imkan tanıyabilecek tek ihtimaldir.
Hukuki sonucu beklemenin yanında seçimler sonrasında olası iktidar değişikliği de sorunun çözümüne kesinlik kazandıracaktır. Anti-demokratik yasaya karşı emekçilerle omuz omuza mücadele veren CHP ve İYİ Parti, iktidarlarında ilk icraatlerinden birinin bu yasayı kaldırmak olduğunu ve hakların iadesini sağlayacaklarını beyan etmişlerdir.
Bu vesileyle yasaya karşı çıkan, bizim de katılımcısı olduğumuz komisyon çalışmaları ve genel kurulda yasa önerisinin geri çekilmesi için mücadele eden ve %2 baraj uygulamasından olumsuz yönde etkilenmemesine rağmen yasaya karşı çıkarak tarihe onurlu bir not düşen Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu ile CHP ve İYİ Parti Milletvekillerine teşekkürü borç biliriz.
ASİM-SEN
Merkez Yürütme Kurulu